ÖZET
Amaç:
Bu çalışma; Ağrı ili ve ilçelerinde sokak köpeklerinde bulunan gastrointestinal helmint varlığını araştırmak ve bu parazitlerin zoonotik önemini ortaya koymak amacıyla yapılmıştır.
Yöntemler:
Çalışmamızda, Ağrı merkez ile Diyadin, Doğubayazıt, Eleşkirt, Hamur, Patnos, Taşlıçay ve Tutak ilçeleri sınırları içerisindeki 279 sokak köpeğinin dışkı örneği toplanmış ve dışkı örnekleri makroskobik olarak incelendikten sonra nativ ve çoklaştırma (Fülleborn yüzdürme ve Benedik çöktürme) yöntemleriyle mikroskobik olarak incelenmiştir.
Bulgular:
İncelenen 279 dışkı örneğinin 80’inde (%28,7) bir veya birden fazla türe ait helmint yumurtası saptanmıştır. Dışkı örneklerinin 31’i (%11,1) T. canis; 24’ü (%8,6) T. leonina; 17’si (%6,1) Taenia spp.; 15’i (%5,4) Capillaria spp.; 10’u (%3,6) Alaria spp.; 5’i (%1,8) T. vulpis ve 3’ü (%1,1) A. caninum yumurtası yönünden pozitif bulunmuştur.
Sonuç:
Ağrı’da ilk defa yapılan bu çalışmada, Ağrı ili ve ilçelerindeki sokak köpeklerinin önemli oranda insan sağlığını etkileyecek helmintlerle enfekte olduğu görülmüş ve hem insan hem de köpeklerin sağlığı açısından gerekli önlemlerin alınması gerektiği kanısına varılmıştır.
GİRİŞ
Köpeklerden insanlara ve hayvanlara 60’tan fazla hastalığın bulaşabildiği bilinmektedir (1). Bu hastalıklar içerisinde paraziter hastalıkların, özellikle de helmint enfeksiyonlarının önemli bir yeri vardır. Bu helmintlerden özellikle Toxocara canis, Ancylostoma caninum, Dipylidium caninum ve Echinococcus granulosus insan sağlığını tehdit eden önemli etkenlerdir (2,3).
Konu ile ilgili yapılan araştırmalar sahipli ya da sokak köpeklerinin dışkılayarak park, yeşil alan, oyun alanı, kum havuzu ve plaj gibi alanlarda bulunan toprak ya da çimleri helmint yumurtaları ile kontamine ettiğini göstermiştir. Bu helmintlerden özellikle zoonoz olanlar halk sağlığı açısından ciddi sorunlara neden olmaktadır (4,5).
İnsanlar bu helmintler için rastlantısal konaktır ve enfektif yumurtaların oral olarak alınması ya da larva formların deriden girmesiyle enfeksiyona yakalanırlar. Köpekler tarafından etrafa saçılan E. granulosus yumurtaları kistik ekinokokkozise, T. canis yumurtaları visseral larva migrans (VLM) ve oküler larva migrans gibi sendromlara neden olur. Diğer taraftan köpekler tarafından çevreye atılan A. caninum yumurtaları çevrede olgunlaşır ve yumurtadan çıkarak enfektif hale gelen larvaları deri yoluyla insanlara bulaşır (6-8). Zoonoz olan bu gibi helmintlerden dolayı köpek parazitleri ile mücadele köpeklerin sağlığı yönünden önemli olduğu kadar, halk sağlığı yönünden de önemlidir (3).
Zoonoz parazitlerin yöresel olarak sıklığının bilinmesi, bu parazitlerin kontrol ve mücadelesi için önem taşımaktadır. Bu kapsamda çalışmamız Ağrı ili ve ilçelerindeki sokak köpeklerinde bulunan gastrointestinal helmintlerin sıklığını araştırmak ve bu parazitlerin zoonotik önemlerini ortaya koymak amacıyla yapılmıştır.
YÖNTEMLER
Bu çalışma için Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Hayvan Deneyleri Yerel Etik Kurulu’ndan onay alınmıştır (tarih-karar no: 24/07/2021-2021/06-01). Çalışmada, Ağustos 2021-Eylül 2021 tarihleri arasında Ağrı merkez ile Diyadin, Doğubayazıt, Eleşkirt, Hamur, Patnos, Taşlıçay ve Tutak ilçeleri sınırları içerisinde yaşayan köpeklerden toplanan dışkı örnekleri incelenmiştir. Toplam 279 sokak köpeğinin dışkı örneği toplanmış ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Parazitoloji Anabilim Dalı Araştırma Laboratuvarına getirilmiştir. Laboratuvara getirilen dışkı örnekleri makroskobik olarak incelendikten sonra nativ ve çoklaştırma (Fülleborn yüzdürme ve Benedik çöktürme) yöntemleriyle mikroskobik olarak incelenmiştir. Her dışkı örneği için en az üç preparat hazırlanmıştır.
İstatistiksel Analiz
Üzerinde durulan özelliklerden kategorik değişkenler sayı ve yüzde olarak ifade edilmiştir. Kategorik değişkenler için oranların karşılaştırmasında Z (t) testi kullanılmıştır. Ayrıca kategorik değişkenler arasındaki ilişkiyi belirlemede ki-kare testi yapılmıştır. Hesaplamalarda istatistik anlamlılık düzeyi %5 olarak alınmış ve hesaplamalar için SPSS (ver:13) ve MINITAB (ver:14) istatistik paket programları kullanılmıştır.
BULGULAR
İncelenen 279 dışkı örneğinin 80’inde (%28,7) bir veya birden fazla türe ait helmint yumurtası saptanmıştır (Tablo 1). Örneklerin 23’ünde (%8,2) iki, 2’sinde (%0,7) ise üç farklı türe ait helmint yumurtası belirlenmiştir (Tablo 2). İncelenen dışkı örneklerinin 31’inde (%11,1) T. canis, 24’ünde (%8,6) Toxascaris leonina, 17’sinde (%6,1) Taenia spp., 15’inde (%5,4) Capillaria spp., 10’unda (%3,6) Alaria sp., 5’inde (%1,8) Trichuris vulpis ve 3’ünde (%1,1) A. caninum yumurtası saptanmıştır.
Çalışmamızda en yüksek oranda (%40) Ağrı merkez köpeklerinde, en düşük oranda ise (%18,9) Doğubeyazıt ilçesi köpeklerinde helmint yumurtası pozitifliği saptanmıştır. İl ve ilçelerde köpeklerde belirlenen parazit türleri ve oranları Tablo 1’de verilmiş, genel veriler ayrıca il haritasına yansıtılmıştır (Şekil 1).
TARTIŞMA
Türkiye’de çok sayıda başıboş sokak köpeği bulunmakta ancak paraziter yönden bu köpeklerin kontrol ve tedavisine yeterince önem verilmemektedir. Birçok zoonoz parazite ev sahipliği yapan bu köpekler halk sağlığı yönünden önemli bir tehdit oluşturmaktadır (9).
Ülkemizin farklı illerinde sokak köpeklerinde gastrointestinal helmint enfeksiyonlarının sıklığı araştırılmıştır. Siirt’te 52 köpek dışkısının %75’i (8), Erzurum’da 172 köpek dışkısının %52,9’u (10), Aydın’da 200 köpek dışkısının %41’i (11), Van’da 124 köpek dışkısının 34,68’i (12), Diyarbakır’da 104 köpeği dışkısının %32,7’si (13), Samsun’da 261 köpek dışkısının %28,4’ü (14), Konya’da 316 köpek dışkısının %19,9’u (3) helmintik parazitler yönünden pozitif bulunmuştur. Bu çalışmada ise Ağrı il ve ilçelerindeki sokak köpeklerine ait incelenen 279 dışkı örneğinin %28,7’sinde helmint yumurtası tespit edilmiştir. Belirlenen bu oran Siirt, Erzurum, Aydın, Van ve Diyarbakır’da yapılan çalışmalarda belirlenen oranlardan düşüktür. Öte yandan Ağrı il merkezinde (%40) belirlenen oran ülkemizde yapılan çoğu çalışmanın (3,12-14) sonuçlarına göre yüksekken, Doğubeyazıt ilçesinde (%18,9) belirlenen oran Türkiye’de yapılan çalışmalarda saptanan en düşük orandır. İl merkezlerinde köpek popülasyonunun fazla olması köpeklerin birbirleriyle temasını artırmakta ve bunun helmint enfeksiyonlarının özellikle de monoksen hayat döngüsüne sahip olanların yayılışının artmasına neden olabileceği kanaatindeyiz. Bu durum il merkezlerinde yapılan çalışmalarda, helmint enfeksiyon oranlarının daha yüksek çıkmasının bir nedeni olarak değerlendirilebilir.
Ülkemizde yapılan birçok çalışmada köpek dışkılarında en sık rastlanan helmint türünün, zoonotik bir helmint olan ve VLM’ye sebep olan T. canis (3,8,13,15,16) ya da düşük zoonotik öneme sahip T. leonina (9,12,17) olduğu bildirilmiştir. Çalışmamızda da saptanan parazitler sıklık sırasına göre sıralandığında ilk iki parazitin T. canis (%11,1) ve T. leonina (%8,6) olduğu görülmektedir. Son 20 yılda ülkemizde sokak köpekleri dışkısında helmint enfeksiyonlarının araştırıldığı çalışmalarda T. canis oranı %4,2-51, T. leonina oranı %1-38,4 arasında bildirilmiştir (3,10-14). Bu çalışmada toplamda belirlenen T. canis oranı genel olarak Türkiye’de yapılan çalışmalardan (3,6,10-13) düşük, ancak Ağrı il merkezi sonuçları çoğu çalışmadan (3,10-13) yüksektir. T. leonina oranı ise Ağrı il merkezinde ve Diyadin ilçesinde genel olarak Türkiye’de yapılan çalışmalardan (3,6,11-13) yüksektir.
Son zamanlarda insan bağırsak boşluğuna da yerleşebildiği anlaşılan A. caninum, insanlarda larva migransına sebep olan diğer bir helmint türüdür. Ülkemizin farklı illerinde sokak köpeklerinin dışkısında helmint parazitlerin araştırıldığı çalışmalarda A. caninum farklı oranlarda saptanmıştır. Yapılan çalışmalarda bu parazit Samsun’da (14) %13, Diyarbakır’da (13) %8,6, Van’da (12) %5,64, Kayseri’de (17) %1,1 ve Konya’da (3) %0,3 (1 köpek dışkısında) oranında saptanmıştır. Aydın’da (11) yapılan çalışmada A. caninum’a rastlanılmadığı bildirilmiştir. Bu çalışmada ise Hamur’da bir, Tutak’ta iki olmak üzere toplam 3 (%1,1) köpekte A. caninum pozitifliği saptanmıştır. Bu oran Samsun (14), Diyarbakır (13) ve Van’da (12) yapılan çalışmalardan düşüktür. Düşük nem oranı ve karasal iklim bu gibi parazitlerin gelişim safhalarını olumsuz etkilemektedir. Ağrı il ve ilçelerinde bu parazit sıklığının düşük olmasının nedenleri arasında düşük nem oranı ve karasal iklim olabileceği kanaatindeyiz.
İnsanlarda hidatik kiste neden olan E. granulosus köpeklerden insanlara bulaşan önemli zoonoz helmintlerden biridir. Ancak mikroskobik bakı ile E. granulosus yumurtalarını diğer Taenia spp. yumurtalarından morfolojik olarak ayırmak mümkün değildir. Bunun yanı sıra taenid tip yumurtası olan E. multilocularis de zoonoz karakterdedir. Özellikle E. multilocularis’in yeni yapılan çalışmalarla ülkemizdeki durumu daha da gün yüzüne çıkmıştır (18). Erzurum’da yapılan bir araştırmada E. multilocularis’in köpeklerde %3,6 oranında görüldüğü bildirilmiştir (19). Ülkemizin farklı illerinde sokak köpekleri dışkısında helmint parazitlerin araştırıldığı çalışmalarda Taenia sp. yumurtalarına farklı oranlarda rastlanmıştır. Bu soya ait türler Aydın’da %7,5 (11), Van’da %4,84 (12), Diyarbakır’da %3,8 (13), Erzurum’da %2,9 (10), Kayseri’de %2,8 (17), Samsun’da %0,4 (1 köpek) (14) ve Konya’da %0,3 (1 köpek) (3) oranlarında saptanmıştır. Bu çalışmada Taenia spp. yumurtası %6,1 oranında belirlenmiştir. Bu oran Türkiye’de yapılan çalışmalardan yüksek olduğu dikkati çekmektedir. Özellikle Taşlıçay ilçesinde diğer çalışmalara oranla çok daha yüksek oranda (%17,1) Taenia spp. yumurtası saptanmıştır. Kontrolsüz hayvan kesimleri yapılarak sakatatların köpeklere verilmesi köpeklerde E. granulosus ve Taenia multiceps görülme sıklığını artırmaktadır. Ağrı il ve ilçelerinde kontrolsüz kesimlerin fazla oluşunun taenid yumurta görülme ihtimalini artırdığı kanaatindeyiz. Bunun yanında Ağrı Türkiye’de insan alveolar ekinokokkozis olgularında üçüncü sıradadır (18) ve köpeklerde bulunan taenid tip yumurtaların E. multilocularis yumurtası olabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Ülkemizin farklı illerinde sokak köpeklerinde T. vulpis, Alaria spp. ve Capillaria spp. türleri bildirilmiştir (3,8,10-17). Bu çalışmada %5,4 oranında Capillaria spp., %3,6 oranında Alaria spp. ve %1,8 oranında T. vulpis saptanmıştır. Bu parazitlerden Alaria sp. yumurtasına rastlanması, zoonoz karakterdeki A. alata’nın Türkiye’de bulunması nedeniyle Ağrı ilinde halk sağlığı açısından önem arz etmektedir.
SONUÇ
Sonuç olarak çalışmamız Ağrı il merkezi ve ilçelerinde bulunan sokak köpeklerinde gastrointestinal helmintlerin tespitine yönelik olarak yapılan ilk araştırma olmuştur. Bulunan parazit oranları genel olarak Türkiye verilerinin üzerinde bulunmuş ve çoğunun zoonoz olduğu görülmüştür. Bu nedenle hem köpek sağlığı hem de insan sağlığı için köpeklerin parazitler yönünden tedavi edilmesi ve periyodik olarak kontrol ve tedavilerine devam edilmesinin uygun olacağı kanaatine varılmıştır. Ayrıca halkın zoonoz enfeksiyonlar konusunda bilgilendirilerek bilinçlendirilmesi de faydalı olacaktır.
*Etik
Etik Kurul Onayı: Araştırma öncesi Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Hayvan Deneyleri Yerel Etik Kurulu’nun 24.07.2021 tarihinde 2021/06-01 sayılı kararı ile izin alınmıştır.
Hasta Onayı: Uygulanabilir değil.
Hakem Değerlendirmesi: Editörler kurulu ve editörler kurulu dışında olan kişiler tarafından değerlendirilmiştir.
*Yazarlık Katkıları
Konsept: S.A., M.T.A. Dizayn: Z.T.C., Veri Toplama veya İşleme: R.Y., M.T.A., M.Ş. Analiz veya Yorumlama: Z.T.C., Literatür Arama: S.A., Z.T.C., M.Ş., Yazan: S.A., M.Ş., Z.T.C.
Çıkar Çatışması: Yazarlar tarafından çıkar çatışması bildirilmemiştir.
Finansal Destek: Yazarlar tarafından finansal destek bildirilmemiştir.