ÖZET
Sonuç:
Bu çalışmada, İzmir ilinde rastgele seçilen marketlerde satılan sebzelerden yaklaşık dört tanesinden birinde, paraziter kontaminasyon olduğu bulundu. Bu bulgular, yerel marketlerde satılan sebzelerin yeterince yıkanmadan tüketilmesi durumunda paraziter enfeksiyonlara neden olabileceğini ve bu konuda farkındalık oluşturulması gerektiğini göstermektedir. Ayrıca, rhabditid larvalarının yanlış tanısından kaçınmak için morfolojik incelemlerin mümkün olduğunca moleküler araştırmalar ve dizileme yöntemi ile doğrulanması gerektiği sonucuna varıldı.
Bulgular:
Sekiz farklı sebze türünde toplam 80 örneğin 21’inde (%26,2) protozoa kistleri, helmint yumurta ve larvaları saptandı. Rhabditidiform larva %18,7, Blastocystis spp. %5, Toxocara spp. %2,5; Ascaris spp., Fasciola spp., Entamoeba histolytica/Entamoeba dispar ve çengelli solucan ise %1,2 oranlarında bulundu. Ispanak ve nane örnekleri diğer taze sebze örneklerine göre önemli ölçüde daha sık parazitlerle kontamine olduğu saptandı (sırasıyla p<0,008, olasılık oranı =80,0; p<0,017, olasılık oranı =46,6). Bu çalışmada sırasıyla kültür, polimeraz zincir reaksiyonu ve dizileme işlemleri sonucuna göre en yüksek oranda bir bitki nematodu olan Cruznema spp.’ye rastlandı.
Yöntemler:
Domates, ıspanak, marul, roka, nane, maydanoz, dereotu ve salatalık olmak üzere sekiz çeşit sebzeden seçilen toplam 80 örnek, serum fizyolojik ile yıkandıktan sonra sedimantasyon yöntemi ile mikroskobik olarak paraziter etkenler açısından incelendi. İstatistiksel analiz, SPSS yazılımının 20,0 sürümü kullanılarak yapıldı.
Amaç:
Taze sebzeler sağlıklı beslenmenin önemli bir parçasıdır, ancak parazitle kontamine çiğ sebzelerin uygun şekilde yıkanmadan tüketilmesi, paraziter enfeksiyonların bulaşmasında en yaygın yollardan biri olarak bildirilmiştir. Bu çalışmada Türkiye'nin İzmir ilinden rastgele seçilen 10 perakende markette satılan ön yıkama uygulanmış taze sebzelerdeki paraziter kontaminasyon oranının belirlenmesi amaçlandı.